AKP-IŞİD faşizmine karşı büyük bir öfke birikmiştir. Burjuva muhalefet bu öfkeyi sömürmek, kendi potasına aktarmak ve düzen sınırlarında tutmak için sokaktadır. CHP’nin sokakta biriken öfkeyi kontrolde tutmaya çalışacağı, gelişecek kitle hareketi adalet talebiyle başlayıp kapitalist sistemin sinir uçlarına dokunmaya başladığında, bir yerden sonra hareketi dağıtmaya çalışacağı ve sokağı boşaltmayı hedefleyeceği vb. tüm kaygılarımız yerindedir, doğrudur. Hiç uzağa gitmeye gerek yok, yakın tarih, 16 Nisan referandum sonrası yaşananlar ortadadır. Ancak tarihsel birçok deneyimle de sabittir ki, bir eylemi başlatmak kolaydır. Bir temsilci, “adalet” yazan bir pankartla sokağa çıkar ve eylem başlar. Bu talep işçi sınıfı ve ezilen halkların talebi haline geldiğinde ise artık o eylem ne başlatanla sınırlıdır ne de başlama koşulları ve dinamikleriyle. Adalete aç milyonlar ayağa kalkıp bunu gerçekleştirmek istediğinde, milyonların eylemini kimse durduramaz ve durdurmak isteyen de altında kalır. 15 yıllık sahtekar, soyguncu, istismarcı ve zulümkar AKP iktidarına karşı büyük bir öfke birikmiştir ve adalet talebi Türkiye’de milyonların talebidir. Biz soruna buradan yaklaşacağız.
Faşizme karşı mücadelede en küçük gedik, çatlak, çelişki çok önemlidir ve devrimcilik bunları kullanıp kullanamama yeteneğine bağlıdır. Faşizme karşı geniş kitleleri kımıldatan bir adıma devrimciler hiçbir gerekçeyle burun kıvıramaz. Devrimci siyaset, faşizme karşı mücadelenin öncülüğünü yapmaktır. Yine devrimci siyaset, faşizme karşı devrim güçlerinin dışındaki kesimlerin her kıpırtısını, aktif-pasif her sokak eylemini önemsemek, içinden dönüştürerek faşist ablukayı parçalamayı hedeflemektir. Faşizmi yenebilmek için geliştireceğimiz birleşik cepheyi ancak bu temelde yürüteceğimiz bir pratikle örebiliriz. Sokağa çıkıp kavganın başına geçerek hem faşist devlete karşı öfke birikimini patlatacak eylemleri büyütmeli, cepheyi genişletmeliyiz hem de hareketi içeriden dönüştürüp kavgayı keskinleştirerek faşizmle birlikte onun dayandığı kapitalist sistemi hedefe çakmalıyız.
Bilinmez bir hakikati ifşa edercesine, herkes, CHP’nin gerici, devletçi, Kürt düşmanı yanı üzerine; kitle hareketini sisteme yedekleyemediğinde ve hareket büyüyüp düzen dışına taşma dinamikleri gösterdiğinde satacağı üzerine yazıp duruyor. Evet, bu, burjuva bir parti olarak CHP’nin varoluş nedenidir. Biz bunu unutmayacağız. Ve ama, CHP’ye rağmen hareketin büyüme ve onu aşma dinamiklerini de göreceğiz. İşte devrimci politik tutum burada devreye girmektedir. Toplumun ezici bir çoğunluğunun talebi olan adalet için, devrimciler, en önde ve kimseden izin veya davetiye beklemeden sokağa çıkmalı, sokağı örgütlemelidir.
Adalet talebi, bugün özgürlük talebini çığlık çığlığa yükselten işçi ve emekçilerin, Kürt halkının, ezilen mezhep olarak Alevilerin, kadınların ve gençlerin etrafında toplanabileceği can alıcı bir taleptir. Bu noktadan sonra, bu talebin içini kimin nasıl dolduracağı belirleyicidir. Devrimciler adalet isteğini, onbinlerce siyasi tutsağın özgürlüğü, OHAL uygulamalarının tüm sonuçlarıyla ortadan kaldırılması, tüm baskı, işkence ve devlet terörüne karşı özgürlüklerin kazanılması hedefiyle birleştirmelidir.

AKP ve yedek lastiği olarak işlev gören MHP, faşist devletin kurumsallaşmasını sağlayacak saldırı konseptinden vazgeçmeyecektir. Son derece hesaplı, planlı ve adım adım kontrollü bir şekilde, topyekün diktatörlük inşa ediliyor. Faşizme bu fırsat tanınmamalıdır. Kitlesel olarak büyüyebilecek her muhalif adımı, kimin attığına bakmaksızın kitle hareketini büyüterek faşist devleti yıkma mücadelesine bağlamalıyız. CHP’nin attığı adım nereye varır hiç önemli değil. Birileri bir yerlerde durabilir. Devrimciler artık hiç bir yerde duramaz, faşist diktayı yıkıncaya kadar gitmek zorundadır. Yoksa zaten faşizm onları topyekün imha edecektir. Bugünün acil görevi, burjuva muhalefetin başlatmış olduğu adalet yürüyüşü üzerinden gelişebilecek dalgayı büyütmek, tüm antifaşist derecikleri birleştirmek ve faşist diktatörlüğü yerle bir edecek büyük bir mücadele ırmağına dönüştürmektir.

26 Haziran 2017

DEVRİMCİ KOMÜNARLAR PARTİSİ

CEVAP VER

Please enter your comment!
Adınızı buraya yazınız